Nas süresi
Bu mübarek sûre birçok edebî sanatı kapsamaktadır. Bunları aşağıda özetliyoruz:
1. Âyeti ile bundan sonra gelen iki âyetteki isim tamlaması, insana şeref vermek ve onu değerli kılmak içindir.
2. Âyetlerinde, insanları daha fazla yüceltmek ve durumlarına önem vermek için, isim tekrar edilerek itnâb yapılmıştır. Yüce Allah; “Onların meliki ve onların ilahı” deseydi, onlara bu şeref ve şan verilmiş olmazdı.
3. ( ) Arasında tıbak vardır.
4. ( ) Arasında cinas-ı iştikak vardır.
Sonra sûrede bir mûsikî sesi vardır ki, tatlı ifadesiyle nağmelerden daha üstündür. İşte bu, Kur’ân’m özelliklerindendir.
Felak süresi
Bu mübarek sûre birçok edebî sanatı kapsamaktadır. Bunları aşağıya özetliyoruz:
1. Arasında cinâs-ı nakıs vardır.
2. Kelimesi sûrede birkaç defa tekrarlandığı için itnâb yapılmıştır. Maksat, bu vasıfların adiliğine dikkat çekmektir.
3. “Yarattıklarının şerrinden…” Âyet-i kerîme’sinden sonra, gelenlere önem verildiğini vurgulamak için umûmî olandan sonra husûsî olan zikredilmiştir. Zira bunun mânâsı umûmî olup gecenin, üfürükçülerin ve hasetçilerin şerri bunun kapsamına girer.
4. Âyet sonlarına riâyet için fasıla harfleri birbirine uygun düşmüştür.
İhlas süresi
Bu mübarek sûre, birçok edebî sanatı kapsamaktadır. Bunları aşağıda Özetliyoruz:
1. “De ki O” âyetinde, Allah’ın Yüce isminin zamîr-i şan olarak zikredilmesi ta’zîm ve hürmet ifade eder.
2. “âyetinde, mübteda İle haberin marife olarak getirilmesi tahsîs ifade eder.
3. arasında, şekil ve bir harf değişikliği sebebiyle cinas-ı nakıs vardır.
4. Âyeti tecrit ifade eder. Çünkü Yüce Allah’ın bu kelâmı, dengi ve çocuğu olmamasını icâbettirir. Âyeti, umûmun içine girmiş olan bir şeyin, daha sonra özellikle zikredildiğini ifade eder. Bu da, konuyu daha çok açıklamak ve izah etmektir,
5. Ayet sonlarında, seci’ murassa’ vardır. Bu da güzelleştirici edebî sanatlardandır.
Tebbet süresi
Bu mübarek sure birçok edebî sanatı kapsamaktadır. Bunları aşağıda özetliyoruz:
1. “Ebu Leheb’in iki eli, helak olsun” ayetinde mecaz-ı mürsel vardır. Yüce Allah cüz’ü zikredip küllü kastetmiştir. “Ebu Leheb helâk olsun” demektir.
2. ile eli arasında cinas vardır. Birincisi künye, ikincisi ateşin sıfatıdır.
3. Künyesi küçümseme ve hakaret ifade eder. Maksat, ona değer vermek değil, bilakis Ebu Cehil künyesinde olduğu gibi, onu teşhir etmektir.
4. “Odun (hamalı), taşıyıcısı” terkibinde, istiare-i latife vardır. Bu terkip, “laf taşımak” için müstear olarak kullanılmıştır. Bu, meşhur bir istiaredir. Şair şöyle der: Kabile arasında laf getirip götürmedi.
5. Ayetinde terkibi, yerme ve kınamayı ona tahsis eden bir fiille mensup kılınmıştır. “Özellikle, laf taşıyıcısını kınarım” demektir.
6. Âyet sonlarına riayet için fasıla harfleri birbirine uygun düşmüştür. Bu da güzelleştirici edebî sanatlardandır.
Nasr süresi
Bu mübarek sûre birçok edebî sanatı kapsamaktadır. Bunları aşağıda özetliyoruz:
1. Ayetinde umumdan sonra hususun zikri vardır. Zira “Allah’ın yardımı” bütün fetihleri kapsamaktadır. Yüce Allah Mekke fethinin şanının yüceliğini vurgulamak ve önemini göstermek için bu fethi, yardım üzerine atfetmiştir.
2. Âyetinde kül zikredilmiş, cüz murâd edilmiştir. Lafzı umumidir. Maksat Araplardır.
3. Ayetinde, “Allah’ın dini”nden maksat İslâm’dır. Yüce Allah, dinin şerefini ve yüceliğini göstermek için, “Allah’ın dini” demiştir. “Allah’ın evi”, “Allah’ın devesi” ifadelerine benzer.
4. Ay Kelimesi, mübalağa ifade eden bir vezindir. Çünkü vezni, çokluk ifade eden bir kalıptır.
Kafirun süresi
Bu mübarek sure birçok edebî sanatı kapsamaktadır. Bunları aşağıda özetliyoruz:
1. “Ey Kâfirler!” diye küfür sıfatım belirterek yapılan hitap, Mekkelileri kınamayı ve yaptıklarının çirkinliğini ifâde eder.
2. “İbadet etmem” ile ” Sizin ibadet ettiklerinize” arasında tıbâk-ı selb vardır. Zira birincisi olumsuz, ikincisi olumludur.
3. Ayetleri ile ayetleri arasında mukabele vardır. İlk iki ayet şimdiki zaman, son iki ayet ise gelecek zaman içindir. Bu mukabelede hem şimdiki, hem de gelecek zamanda putlara ibadet reddedilmiştir. Bu, güzelleştirici edebî sanatlardandır.
4. Gibi, ayet sonlarında fasıla harfleri birbirine uygun düşmüştür.
Kevser süresi
Bu mübarek sure birçok edebî sanatı kapsamaktadır. Bunları aşağıda özetliyoruz:
1. Ayetinde, çoğul kipinin kullanılması ta’zîm ifade eder. Zira Yüce Allah, “Biz sana verdik” demiş, “Ben sana verdim” dememiştir.
2. “Sana verdik” cümlesinde, mutlak vuku bulacağını ifade eden geçmiş zaman kipi kullanılmıştır. Yüce Allah “Sana vereceğiz” demedi. Çünkü bu vaat mutlaka yerine gelecektir. Bu sebeple daha vurgulu olsun diye bunu geçmiş zaman kipiyle ifade etti. Sanki bu olay gerçekleşmiş ve olmuştur.
3. Kelimesi de, çokluk ve mübalağa ifade eden bir vezindir.
4. “Rabbin için” şeklindeki isim tamlaması, Peygamberimizin (s.a.v.) değer ve şerefini gösterir.
5. Ayeti hasr ifade eder. “Soyu kesilmiş olan sadece sana buğz edendir” demektir.
6. Surenin başı ile sonu arasında, yani “Kevser” ile “Ebter” arasında mutabakat vardır. Çünkü Kevser, çok hayır; ebter ise, her türlü hayırdan mahrum demektir. Kısalığına rağmen bu sûre birçok edebî sanatı kapsamaktadır. Kur’an’ı indiren Yüce Allah, noksan sıfatlardan münezzehtir.
Maun süresi
Bu mübarek sure birçok edebî sanatı kapsamaktadır. Bunları aşağıda özetliyoruz:
1. Ayetinde, muhatabı, verilecek haberi dinlemeye teşvik eden ve onun şaşılacak bir şey olduğunu gösteren bir soru vardır.
2. Ayetinde hazif yoluyla icaz vardır. Buradan şart cümlesi hazf edilmiştir. Yani, “Eğer onu tanımak istersen o, yetime zulmeden kimsedir.” Bu, belâğât üsluplarındandır.
3. Ayetinde yerme ve kınama vardır. Aynı zamanda, daha fazla kınamak için, denilerek zamir kullanma yerine açık isim getirilmiştir. Çünkü onlar yalanlamanın yanında bir de namazdan gafildirler.
4. ( ) Arasında cinas-ı nakıs vardır.
5. Ayet sonlarına riayet için, fasıla harfleri uygun gelmiştir.
Kureyş süresi
Bu mübarek sûre birçok edebî sanatı kapsamaktadır. Bunları aşağıda özetliyoruz:
1. Ayetinde arasında ve ayetinde ile arasında tıbâk vardır.
2. “Bu evin sahibi” ayetinde, “ev”in “Rabbe” izafeti, onu şereflendirmek ve değerli kılmak içindir.
3. Hakkı daha sonra söylenmek olan, terkibi öne alınmıştır. Aslı şöyledir: Yüce Allah, nimeti hatırlatmak için öne almıştır.
4. Kelimelerinin nekre olarak getirilmesi bunların şiddetli olduğunu açıklamak içindir. Yani “şiddetli bir açlıktan” ve “büyük bir korkudan” demektir.
Fil süresi
Bu mübarek sure birçok edebî sanatı kapsamaktadır. Bunları aşağıda özetliyoruz:
1. Ayetindeki soru takrir ifade eder ve muhatabı hayrete düşürür.
2. Cümlesinde, Peygamberi (s.a.v.), Allah’ın adına izafetle ona “Senin rabbin” diye hitap edilmesi, onun şerefinin yüceliğini göstermek ve Allah’ın kudretini yüceltmektir.
3. Cümlesinde mürsel mücmel teşbih vardır. Çünkü burada teşbîh edatı zikredilmiş, vech-i şebeh zikredilmemiştir.
4. Ayet sonlarında son harfler birbirine uygun düşmüştür.
Bu sürelerin iraplarını görmek için tıkla