Kur’ân-ı Kerîm’i başından sonuna kadar okuyup, bitirdikten, yani hatmettikten sonra yapılan duaya “hatim duası” adı verilir. Peygamberimizden, Kur’ân’ı hatmetmeye teşvik; eden pek çok hadis nakledildiğini görmekteyiz. Konuyla ilgili hadislerden birinde Hz. Peygamber; “Kim Kur’ân’ı hatmederse, onun kabul olunmuş bir duası vardır” (Suyûtî Camiu’s-Sağîr, II,175) buyurarak, gerek ezberden, gerekse yüzünden Kur’ân’ı hatmeden kişinin, duasının Allah katında makbul olduğunu ve bir diğer hadislerinde de Allah’ın bu kimselere “cennette bir ağaç ihsan edeceğini” haber vermişlerdir (Suyûtî, Câmiu’s-Sağîr, I, 96).
Hz. Peygamber’in Kur’an’ı hatmettikten sonra dua yaptığına dair İbn Kesîr’den gelen bir rivayet de bulunmaktadır. İbnü’l-Cezerî, Câbir b. Abdullah’dan rivayet edilen; “Kur’an sahibinin kabul olunmuş bir duası vardır. Allah isterse onu sahibine hemen dünyada verlr dilerse onu âhirete bırakır” hadisine işaret ederek, “Kur’an’ı hatmedenin bu hadisin zâhirî manasına göre, dua etmesi müstehaptır” demektedir (İbnü’l-Cezerî, Takrîbu’n-Neşr, 194).
Kurtubî bu konunun önemini belirtmek üzere tefsirinde şu rivayetlere yer vermektedir: Hakem b. Uteybe bir kısım insanların Kur’ân okuyup hatim indirecekleri sırada kendilerine haber verdiklerini; “Biz Kur’ân’ı hatmedeceğiz, sizin de hatim duasında bulunmanızı arzu ediyoruz, çünkü Kur’ân-ı Kerîm hatmedileceği zaman rahmet iner,yahut ilâhî rahmet hatim esnasında hazır bulunur” dediklerini anlatmaktadır (Kurtubî, Tefsir, I, 31). Mücâhid de, sahabenin hatim duasına iştirak etmeye özel bir önem verdiğini belirtmek üzere “Ashab-ı Kiram, ilâhî rahmet iner diye hatim esnasında hazır bulunurlardı” demektedir (Suyûtî, ltkân, I, 311). Enes b. Mâlik’ten rivayet edilen bir hadise göre Hz. Peygamber, hatim yapacağı zaman ehl-i beytini toplar ve hatim duası yapardı (el-Fûrî, Kenzü’l-Ummâl, I, 392). İbn Mes’ud’un rivayetine göre de, Hz. Peygamber ehl-i beytini toplar, dua eder, onlar da “âmîn” derlerdi (Sehavi, Cemalü’l Kurrâ, vd. 34).
Sahabe her konuda olduğu gibi bu konuda da Hz. Peygamber’i kendisine örnek almıştır. Enes b. Mâlik Kur’an’ı hatmedeceği zaman, ailesini, çocuklarını ve komşularını toplar ve hatmin sevabını umarak onlarla birlikte dua ederlerdi (Kurtubî, Tefsir, I, 30). Bu ve benzeri örneklerden hareketle, âlimler, hatim esnasında âile ve dostları toplayarak birlikte dua etmenin müstehap olduğunu ifade etmişlerdir (Kurtubî, Tefsîr, I, 30; Suyûtî, ltkan, I, 311).
Hatim duasına geçmeden önce Nâs ve Fâtiha sureleri ile Bakara suresinin başından beş âyet okumak sünnettir. Bu konuda Übey b. Ka’b: “Rasûlullah, Nas suresini okuduğu zaman, Fatiha suresine başlar, sonra Bakara suresinin başından “ve ülâike hümü’l-müflihûn”a kadar okur, hatim duasını yapar, daha sonra da kalkardı” (Suyûtî, ltkân, I, 313) demektedir. Rasûlullah’ın, Kur’ân-ı Kerîm’i terkedilmiş bir vaziyette bırakmamak için böyle yaptığı rivayet edilmektedir (Kurtubî, Tefsir, I, 30).
Şâmil İA