1-İslam düşünce tarihi adlı kitabın 14. Sayfasında aynen şöyle yazmaktadır :’’ …Birçok hadisiyle de müslümanları düşünmeye sevk etmiştir:’ilim çinde de olsa,alınız.’
İyi de bu yazı hadis mi ki ?Buharide bile geçen hadislere uydurma diyen bu aöf kitapları,gelmişte bu yazıyı hadis diye sunmuş,şaşırtıcı.
Bahsi geçen yazının hadis olup olmadığı
” İlim çin’de de olsa (gidip) onu alın.”(Deylemi,müsned : 1,n : 236)> hadisin sıhhat durumuyla ilgili kaynaklar : Acluni,keşful hafa :1,no : 397/Seyyid Derviş,Esnel metalib : sayf,44/Elbani,Silsile : no: 416
Sıhhat durumuyla ilgili verdiğmiz kaynaklardaki görüşler : a) Mevuzudur, b) batıldır, c) zayıftır.
2- İslam düşünce tarihi adlı kitabın 22. Sayfasında aynen şöyle yazmaktadır :’’…İslam dünyasına mehdilik fikri Hristiyanlık ve Yahudilik’ten esinlenen rafizilerle girmiştir.’’
Tartışmalı bir yazı yazmışlar çünkü rafizilerle girdiği kesin midir ?Pek çok hadis kitabında mehdi ile ilgili hadis yok mu ?Bu kadar hadise rağmen çok net bir şekilde islamın aslında mehdilik inancının olmadığını söylemek hatadır,hiç yoktan rafizilerle girmiş olması muhtemeldir,denilmeliydi.
KONU İLE İLGİLİ ARAŞTIRMAMIZ
Şamil islam ansiklopedisinden :
1-Yol gösteren, hidayete eren, doğru yolu bulan, Allah tarafından kendisine rehberlik edilen kimse. Kıyamete yakın dönemde zulüm ve adaletsizliğin her tarafı kapladığı bir zamanda gelip yeryüzünü adaletle dolduracağı ve İslâmı hâkim kılacağı söylenen Ehl-i beytten birisi.
Mehdî’nin ahir zamanda çıkacağına ve insanları hayır ve adalete yönelteceğine dair ahad haberler mevcuttur. Hz. Peygamber (s.a.s)’den nakledilen İtin Mâce’de mevcut hadislere göre Mehdî’nin Ehl-i beytten olacağı bildirilmektedir:
“Mehdî bizden, Ehl-i beyttendir. Allah onu bir gecede zafere erdirecektir. Mehdî, Fatıma evlâdındandır” (İbn Mâce, Fiten, 34; Dârimî, Mehdî, 1).
“Biz Abdülmuttalib evlâdı Cennet ehlinin efendileriyiz. Ben, Hamza, Ali, Cafer, Hasan, Hüseyin ve Mehdî” (Ebu Davud, Mehdî, 1; Tirmizî, Fiten, 52-53; İbn Mâce, Fiten, 34).
“Dünya hayatının sona ermesine bir gün bile kalsa, Allah zulümle dolu olan dünyayı adaletle dolduracak Ehl-i beytten birini gönderecektir” (Ahmed b. Hanbel, II, 117-118).
Ehl-i Sünnet’te de Mehdî bekleme temayülü olmasına rağmen, ona insan üstü özellikler atfedilmeden toplumu İslâma yöneltecek bir yönetici veya ilim adamı olabileceği ifade edilmektedir. Ayrıca ahad haberlere dayanan bu beklentinin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini düşünmek insanın inancına gölge düşürmemektedir.
İmam Sahavî ve İbn Hacer el-Heytemi gibi âlimlerin yanı sıra İmam Celâleddin es-Suyûtî “el-Örfü’l-Verdî fi Ahbâri’l-Mehdî” ve “Kitabü’l-Keşf” adı altında Mehdî ile ilgili hadisleri bir kitabında toplamıştır. Bu eser Ali b. Hüsameddin el-Muttaki tarafından “el-Burhan fi Alâmâtî Mehdiyyi Âhiri’z-Zaman ” adıyla yeni bir tasnif ile ilim dünyasına kazandırılmıştır. İbn Hâcer el-Heytemî de bu konuda “el-Kavlu’l-Muhtasar fi Alâmâtil-Mehdiyyil-Muntazar” adlı eserini telif etmiştir. Bu her iki eser Müşerref Gözcü tarafından Türkçe’ye çevrilmiştir. Mehdî ile ilgili hadisler yukarıda da ifade ettiğimiz gibi Ebu Davut, Tirmizi, İbn Mâce, Ahmed b. Hanbel gibi büyük âlim ve muhaddisler tarafından kaydedilmiş hadislerdir. Buna rağmen dikkate şayan bir husus vardır ki Buhârî ve Müslim bu konudaki hadislere eserlerinde yer vermemişlerdir.
Sahihayn dışındaki hadis mecmualarında yer alan bu hadislerin sıhhat dereceleri tartışılmış ve genellikle zayıf derecesinde hadis oldukları kabul edilmiştir.
Bu gibi hadislerin yanısıra diğer muhaddislerin hadis mecmualarında da bazı haberler mevcuttur. Bu hadisleri takviye edecek mütevatir derecede bir bilgi olmadığı gibi, bununla ilgili olarak Kur’ân-ı nass da mevcut değildir. Ayrıca Mehdî konusu Maturidî ve Eş’arî gibi Ehl-i Sünnet’in temelini oluşturan akaide dair eserler telif eden imamların eserlerinde işlenmemiş ve bu konu ele alınmamıştır. Ayrıca fer’i bir konu olduğundan ve ahad habere dayandığından dolayı bunu inkâr küfre sebeb olmadığı için ilk dönem akaid kitaplarına yansımamıştır.
2- (Fethullah Gülen, Ümit Burcu, 33-49)
Hazreti Mesîh’in âhir zamanda tekrar dünyaya döneceğini ve bu nüzûl keyfiyetini bildiren yaklaşık yüz kadar hadis-i şerif vardır. Bu hadislerden en az kırk kadarı, hadis kriterleri açısından sahih sayılır, yani erbabınca itimat edilen hadislerdir. Yirmi kadarı da hasen kabul edilmektedir, yani, ondan bir derece düşük de olsa sıhhatine güven duyulan hadislerdir. Yirmi-otuz tane de zayıf hadis vardır
3- Cübbeli Ahmet hoca (Ahmet Mahmut ÜNLÜ)
Mehdinin geleceği kesindir.(Vaazlarından.)
4- Tarih boyunca pek çok kişi Mehdi olduğunu iddia etmiş, sonra aslı faslı olmadığı anlaşılmıştır. Mehdi hakkındaki rivayetlere bakılırsa onun işi “dünya savaşı çıkacak diye etrafına topladığı birkaç kişiyi yerinden yurdundan etmek” değildir; o, zulme karşı savaşacak, adaletin ve iyiliğin egemen olması için çalışacaktır. Müslümanların vazifesi işte bu amaca yönelik çalışmaları ve çalışanları desteklemektir; hizmete çağıran ve öncülük edenlerin adları Mehdi olsun, olmasın! (Prof.Dr.Hayrettin KARAMAN,kendi sitesinden.)