Günümüz için söylemek gerekirse,imam nikahı diye bir şey yoktur.Osmanlı zamanında imamlara,bugün ki nikah memurunun görevi de verildiği için nikahı imamlar kıyardı oysa bugün böyle bir yetki söz konusu değildir.Dini nikahın gerçekleşmesi için ille de bir imama nikah kıydırılmalı mıdır ?Elbette ki hiçbir fıkıh ve ilmihal kitabında ‘’Nikah imama kıydırılmalıdır.’’şeklinde ibareye rastlayamıyoruz çünkü nikahın geçerli olması bakımından imamın nikahta hiçbir rolü yoktur.
1) Prof.Dr.Hayrettin Karaman’ın soru cevap makalesinden :
Bir satım, bir kira akdi, dinle ilişkisi bakımından ne ise bir nikah akdi de odur. Bu sebeple nikah akdini bir başkası değil, iki taraf yapar; akit, aralarında evlenme engeli bulunmayan bir kadınla bir erkeğin, şahitler huzurunda, karşılıklı rızaları ve irade beyanları ile kurulur/oluşur. İmamın veya belediye memurunun nikah kıyması akdin kurulması ve sahih olmasının şartı değildir; bunların yaptığı, akit işlemini yönetmekten ibarettir. Resmî nikah ayrıca kayıt altına alındığı için evlilik hukukunu koruması, güvence altına alması bakımından dinin amacına daha da uygundur. İçinde yaşadığımız şartlarda yalnızca -meşhur olmuş yanlışlıkla- dinî denilen nikah ile yetinmek, dinin önem verdiği evlilik hukukunu korumak için yeterli olmadığından bununla kalmamak, mutlaka akdi resmileştirmek gerekir.
2) Prof.Dr.Mahmut Esat Coşan :
Nikâh iki kişi arasında bir akittir, anlaşmadır, hukukî bir işlemdir. Ama bu şahitlerin huzurunda oluyor. Tabii, hoca efendilerin bu nikâhı kıyması, bereket olsun, dualı olsun, besmeleli olsun diyedir. Aslında hoca ne kadar kıysa, birisi evet demedikten sonra, öteki evet demedikten sonra nikâhlanmış olmazlar. İkisi arasında oluyor işlem… Onun için ikisine şöyle dinin gösterdiği adap ve ifadelerle sorup, aldım-vardım dedirten bir kimse nikâh kıyabilir. Bunun için başka bir şeye hacet yok!(Güncel Meseleler)
3) Mehmet Emre,Üç Bin Seçme Fetva :
Böyle bir şart yoktur. İki şahidin huzurunda herhangi bir kimsenin bu akdi yapması mümkündür.
4) Diyanet,iki ciltlik İlmihal :
İslâm hukukunda evlilik Hıristiyanlıktaki manasında dinî bir sözleşme sayılmaz. Bir diğer ifadeyle nikâhın mutlaka cami gibi bir dinî mekânda yapılması gerekmez. Bu gerekmediği gibi nikâhın mutlaka bir din adamı tarafından kıyılması da gerekmez. Esasen İslâm’da –Hıristiyanlıkta olduğu gibi– din adamı sınıfı da yoktur…
İslâm hukukunun klasik doktrinine göre evlenmenin bir din adamı huzurunda yapılması şart olmadığı gibi resmî bir memur önünde yapılması da dinen gerekli değildir. Ancak evlenmelerin belirli bir disiplin altına alınması, tarafların, varsa veli ve vekillerinin evlenme veya evlendirme ehliyetine sahip olup olmadıklarının bilinmesi, resmî bir memur tarafından yapılan evliliklerin ispat kolaylığı taşıması, doğacak çocuklarının nesebinin daha kolay biçimde sabit olabilmesi, evlenme engelleri varsa bunların bilinmesi ve ortaya çıkması gibi gayelerle…Nikahı, resmi yapmak uygundur.