Med harfleri; (harekesiz) elif (ا), (harekesiz) vav (و), (harekesiz) ye (ي) olmak üzere üç tane olup kendilerinden önceki harfi bir elif miktarı uzatır (Bir elif miktarı: Parmak kaldırana kadar (indirme yok) / ağzımızdan elif kelimesi çıkana kadar geçen süre / hareke uzunluğunun iki katı (= ha → haa) demektir):
a. Elif: Üstünlü harfi uzatır ve uzatılan harf, kalın harflerden ise kalın (“â” şeklinde), ince harflerden ise ince (“ê” şeklinde ancak imalede olduğu gibi çok ince yapmadan, % 45’lik a’ya doğru meylederek) okunur (peltek ve keskin ze’nin zı’ya, sin’in sad’a, he’nin ha’ya karışmaması için, bu harflerin ince tonda uzatılmasına daha çok itina göstermek gerekir): فَا , بَا , طَا
Not: Aslında burada Arapçada, Türkçedeki gibi, tam olarak “a” ve “e” ayırımı yoktur. Onun için en doğrusu, “a’ya meyilli / a tonunda” veya “e’ye meyilli / e tonunda” okumak gerekir şeklinde söylemektir. İnce harfler, elif ile uzatıldıkları zaman; bir kısmı “â” şeklinde, bir kısmı ise, % 45’lik a’ya doğru meyillendirilerek okunur. Hangi harflerin “â” şeklinde, hangi harflerin ise % 45’lik a’ya doğru meyillendirilerek okunacağını, hocalardan dinleyerek, en doğrusu da Arapların Kuran okuyuşunu dinleyerek öğrenmeliyiz.
b. Vav: Ötreli harfi uzatır ve uzatılan harf, kalın harflerden ise kalın (“u” şeklinde), ince harflerden ise ince (“ü” şeklinde) uzatılarak okunur: كَانُوا , كَفَرُوا , مُوتُوا
c. Ye: Esreli harfi uzatır ve uzatılan harf her zaman ince okunur: فِى , لِى , مِى , قِيلَ
Not:
i) Med harfinden sonra sakin (yani cezimli yahut şeddeli) bir harf gelip de ikisi aynı kelimede bulunursa, bu harf yine çekilerek okunur (uzatma yapıldıktan sonra tenvinli harfe tutturulur): بِضَارِّينَ . Fakat bu sakin harf, med harfi ile aynı kelimede değilse o zaman uzatılmaz: وَلَا الضَّالِّينَ , أُوتُوا الْكِتَابَ
ii) Bazen, med harfi elif veya ye olmadığı halde hareke dik yazılarak, çekilir: لَكِنَّ , لَه ُ, بِهِ
iii) Bazen, üstünlü harf, elif yerine vay veya ye ile uzatılır: زَكَوةٌ , سَعَى