Olumsuzluğun, isim ve fiillerin başına olumsuzluk kelimelerinden birinin getirilmesiyle yapıldığını söylemiştik. Soru da, istifham edatlarının birinin kelimelerin en başına getirilmesiyle yapılır; çünkü istifham edatlarının sadâret (başa geçme) hakkı vardır. Bu edatlardan أ ve له ’in cevabı müsbet cevapta نَعَمْ , menfî cevapta ise لا ’dır53.
َلوبناتسإ هل زُرتَ إستانبولَ؟ نعمْ، زرتُ – أو لا، ما زُرتُ إستانبول.
أساَفرَ زيدٌ؟ نعم، سَاَفرَ – أو لا، َلمْ يُسافِرْ.
İstanbul’u ziyaret ettin mi? Evet, İstanbul’u ziyaret ettim- ya da; Hayır, İstanbul’u ziyaret etmedim.
Zeyd seyahat etti mi?Evet, seyahat etti- ya da; Hayır, seyahat etmedi.
Olumsuz soru ise, soru edatları أ, أيْنَ , َ كيْفَ ,أيّان ,مَتَى ,مَنْ ,ما , َ كمْ ,هَل ve أنّى ’den sadece أ
(hemze) ile yapılır. أ olumsuz kelimelerin en başına getirilir.
َلأ ﴿ يْسَ الله ِبأحْ َ ك ِ م ا َ لحاكِمِينَ؟ ﴾ Allah en iyi hükmedicidir?54
أمَا تَشْرَبُ الشَّايَ؟ Çay içmez misin?
أَليْسَ ,أمَا ,أَلمْ gibi olumsuzlukla başlayan sorulara verilecek cevaplar, olumlu soru
cümlelerine vereceğimiz cevaplardan farklıdır. Olumsuz bir soru cümlesine نَعَمْ ile cevap
verildiğinde cümlenin anlamı olumsuza döner. Bu durumda, gayemiz müspet ise anlamda
menfî çıkacağından maksat hasıl olmamış olur.
Örneğin “Ben sana nasihat etmedim mi?” diye soran bir kişiye eğer; “Evet, sen bana nasihat ettin” diyeceksek بَلىَ ile cevap vermek durumundayız. Böyle demeyip نَعَمْ ile
cevap verirsek “evet sen bana nasihat etmedin.” anlamı çıkar. Yani ؟ أَلمْ ُأَقدِّمْ َلكَ النُّصْحَ
cümlesine, نَعَمْ diye cevap verildiğinde cevap olumsuz, بَلىَ ile cevap verildiğinde olumlu
olarak, “evet sen bana nasihat ettin.” anlamı çıkar ve maksat hasıl olmuş olur.
O halde olumsuz sorularda cevabımız بَلىَ ile ise anlam müspet, نَعَمْ ile ise anlam menfî
olur.
53 İstifham edatları, istenilen bilginin mahiyetine göre “tasdik” ve “tasavvur” için diye tasnif edilirler:
Tasdik: Müsnedün ileyhe isnat edilecek halin sabit olup olmadığını sormak demektir. Muhatap kendisine yöneltilen bu tarz bir soruya, cevabın müsbet veya menfi olmasına göre “evet” veya “hayır” diyerek cevap verecektir. ديز رضحأ ؟ sorusunun cevabı نَعَمْ veya لا olacaktır.
Tasavvur: Müfredi anlamak için sorulan sualdir. Buradaki müfred tesniye ve ceminin mukabili olmayıp, belagat ilmindeki müfred tabiridir ki bu da, cümlenin zıddıdır. Tekil olabileceği gibi tesniye ve cemi de olabilir. أيّ كتاب تفضل؟ ,من أنتما؟ ,من أنت؟ . Tasavvur diğer bir ifadeyle, tasdik sorusunun dışında
kalan sorudur.
Kendisiyle olumsuz soru yaptığımız أ (hemze) hem tasdik hem tasavvur içindir. هل sadece tasdik
içindir. أ (hemze) ve هل ’in dışındakiler sadece tasavvur için kullanılır. (geniş bilgi için bakınız:
Cevâhiru’l-Belâga, s.85-87; Akdemir, Hikmet, Belagat Terimleri Ansiklopedisi, İzmir, 1999, s.137-138.
54 Tîn 95/8.
130
Arapça Cümle Kuruluşunda…
﴾ أَلسْتُ ِبِربّكُم؟ قَالوا بَلىَ ﴿ Ben sizin Rabbiniz değil miyim? Evet, Rabbimizsin dediler55.
Cevap harfleri; لا ,إ ّ ن ,جَيِْر ,أجَ ْ ل ,إي , بَلىَ ,نَعَمْ ve ك ّ لا ’dır56.
Bu harfler hazfedilmiş cevap cümleleri yerine getirilir. Mesela, أ تذهب؟ “gidiyor
musun?” diye soran kimseye نَعَمْ “evet” denir. Yani نَعَمْ َأذْهَبُ “evet gidiyorum” demektir ki,
burada نَعَمْ kelimesi َأذْهَبُ ’nun yerine gelmiştir.
نَعَمْ , “evet” mânâsınadır.
لا, kendisinden önce geçen bir soruya olumsuz cevap vermek için kullanılır.
بَلىَ , olumsuz sorulardan sonra “evet” mânâsına cevap edatı olarak kullanılır.
ّلاك, “hayır, asla, hiçbir zaman” mânâsınadır. Kendisinden önce geçen kelimenin doğru olmadığını ifade etmek, kişiyi bir şeyden menetmek ya da kendisinden önce geçen cümlenin cevabını olumsuz yapmak için kullanılır.
َك ﴿ّلا سَوْفَ تَعَْلمو َ ن ﴾ Hayır, hayır! İleride bileceksiniz57.
أرْجُو النَّجاحَ “geçmeyi umuyorum” diyen kimseye, َ ك ّ لا إنَّكَ رَاسِبٌ “Hayır, sen sınıfta
kalacaksın” denir.
لاك ’ye olumsuzluk edatı diyenler de olmuştur58.
KAYNAK : Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi
Fırat University Journal of Social Science
Cilt: 11 Sayı: 2, Sayfa: 119-136, ELAZIĞ-2001