Ruhların ve nefislerin makamı olan âlem. Aynı anlama gelmek üzere gayb âlemi, bâtın âlemi, emir âlemi, lâhutî âlem tabirleri de kullanılır. Melekût; mülkiyet, kudret, hükümdarlık, büyüklük anlamlarında gerçek tasarruf gücünü ifade eden, mübalağa sığasında bir kelimedir. Kelimede bulunan “vav” ve “te” harfleri zait olup, mübalağayı vurgulamak üzere kullanılmışlardır. Melekût kelimesi Kur’an-ı Kerim’in çeşitli ayetlerinde geçmektedir: “De ki: Her şeyin melekûtu elinde olan kimdir?” (el-Müminun, 23/88); “Yerin ve göklerin melekûtuna bakmıyorlar mı?”(el-Araf, 7/185; ayrıca bk. el-En’âm, 6/75; Yasin, 36/83).
Melekût tabiri, yakın anlamlara gelmek üzere hem mutasavvıflar hem de İslâm filozofları tarafından kullanılmıştır. Fakat daha çok bir tasavvuf terimi olarak geçmektedir.
“Gerçek tasarruf” anlamında melekût, bir tasâvvuf ıstılahı olarak sıfatlar, özellikle ilahî Read More»