Ebû Hanîfe Hadîste Nâkiddir, Cerh Ve Ta’dîl Sahibidir
Tirmizî, İlel’inde [1] Yahyâ’l-Hımmânî’den şunu rivâyet eder: “Ebû Hanîfe’yi işittim şöyle diyordu: “Câbiru’l-Cûfi’den daha yalancısını, Atâ’dan daha efdalini görmedim.”
Beyhâkî “el-Medhâl”inde senedli olarak Abdülhâmid el-Hımmânî’den şunu nakleder: “Ebû Sa’d es-San’ânî’yi dinledim, Ebû Hanîfe’ye doğrularak dedi ki:
“Ey Ebû Hanîfe, Sevrî’den hadîs alma husûsunda ne dersin? dedim” Cevâben:
“Ondan hadîs yaz çünkü O, Ebû İshâk’ın Hâris’ten naklen rivâyet ettiği hadîslerle, Câbiru’l-Cûfi’nin hadîsleri hâriç diğer bütün rivâyetlerinde sikadır.”
Bu rivayet Süfyân ve benzerlerinden suâl edecek kadar çağdaşları nazarında hadîste tekaddüm ettiğine, onların rivâyetlerini intikâd ettiğine delîl olmaktadır. Süfyân’ın şu sözünü daha önce zikretmiştik: “Beni hadîs için oturtan Ebû Hanîfe olmuştur.” Bu rivâyet de onun cerh ve tâdîl husûsundaki sözünün makbûliyetine bir delîl olmaktadır. Eğer bir kimseyi tâdil ederse nâs ona doğru akın eder ve başına üşüşürdü.
Ebû Hanîfe, Zeyd İbnu Ayyaş hakkında şunu söyler: “Bu zât meçhuldür.” (Bu sözü Hâfız İbnu Hacer Tehzîb’de nakleder). Ebû Hanîfe der ki: “Talk İbnu Habîb Kaderî idi” Yâkub İbnu Şeybe der ki: “Aliyyü’bnu’l-Medînî’ye Rakbetu’bnu Maskala’nın Süfyân İbnu Uyeyne tarafından Ebû Hanîfe’den rivâyet edilen sözü hakkında ne dersin? Aliyyü’bnu’l-Medînî onu tanıdı ve: “Ben o sözü bilmiyorum” dedi. Read More»